Physical Address
304 North Cardinal St.
Dorchester Center, MA 02124
Physical Address
304 North Cardinal St.
Dorchester Center, MA 02124
Birçok kişi, şirketlerin gönüllü karbon azaltma çabalarına neden kaynak ayırdığını anlamakta zorlanıyor. Bu durum genellikle karbon dengeleme mekanizmalarının etkinliği ve şeffaflığı konusunda yapılan eleştirilerden kaynaklanıyor. Bu yazıda, bu yatırımların arkasındaki motivasyonları ve bazı yaygın eleştirileri farklı bir bakış açısıyla ele alacağım.
Karbon dengeleme, küresel ölçekte olumsuz çevresel etkilerin (karbon ayak izleri) pozitif etkilerle (karbon azaltım projeleri) dengelenmesi olarak düşünülebilir. Bu mekanizma, şirketlere karbon emisyonlarını telafi etmek için herhangi başka bir yerdeki emisyon azaltım projelerini desteklemelerine olanak tanır.
Ancak bu karbon dengeleme kısmı bu mekanizmanın yalnızca bir faydasıdır. Gönüllü karbon dengeleme sertifikaları satın alan şirketler yalnızca emisyonlarını telafi etmekle kalmaz, aynı zamanda yerel toplulukların temel ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik projelere de kaynak sağlar. Bu projeler genellikle temiz suya erişim veya daha verimli pişirme ocakları gibi sosyal etkilere odaklanır.
Karbon dengeleme mekanizmalarının yalnızca piyasa yönüne odaklanmak, sağladıkları ek katkıları ve pozitif etkilerin ölçeğini gözden kaçırmamıza neden olabilir. Gönüllü karbon piyasaları, projelerin “ek katkısallık” (additionality) kriterlerini dikkatle değerlendirir—yani bu projelerin karbon finansmanı olmadan gerçekleşmeyeceğini garanti altına alır. Bu titizlik, gerçekten finansmana ihtiyaç duyan girişimlerin desteklenmesine yardımcı olur. Bu sayede şirketler kaynak ayırdıkları emisyon azaltım projelerinin gerçekten emisyonları telafi ettiğinden emin olur. Bu güveni sağlamak için kurulmuş gönüllü karbon projelerini doğrulayan ve onaylayan uluslaraarsı kuruluşlar, projelerin güvenini piyasa için garanti eder.
Sosyal etkisi olan karbon projelerine yatırım yapan şirketler, çevresel sonuçların ötesinde faydaları finansa eden benzersiz bir finansman mekanizması oluşturur. Bu tür çifte etki oluşturan projeler, sürdürülebilirlik politikalarını benimseyen ve kaçınılmaz emisyonları için harekete geçmek isteyen şirketler için oldukça çekicidir.
Çifte etki sunan projelere bir örnek olarak Net Zero Climate Investments tarafından geliştirilen Uganda’da Güvenli Su projesini ele alalım.
Bu proje, Uganda’da 120.000 kişiye temiz içme suyu sağlamak için 61 yeni sondaj kuyusu açıyor. Gold Standard sertifikasına sahip proje, geleneksel su sterilizasyon yöntemlerine kıyasla %99 oranında emisyon azaltımı sağlıyor. Ayrıca, temiz suya ulaşmak için günlük 3 ila 5 kilometre yol kat etmek zorunda kalan 90.000 kadın ve çocuğun bu süreyi ortalama 24 dakikaya indirmesini sağlıyor.
2021–2026 yıllarını kapsayan dönemde proje için yaklaşık 200.000 karbon sertifikası çıkarılacak ve bu sertifikalar projenin devam eden operasyonlarını destekleyecek. Projenin sahibi olan STK, karbon finansmanı sayesinde diğer sosyal etki projelerini de fonlayabiliyor. Yerel proje ortakları, düzenli su kalitesi testleri ve sondaj bakım işlemlerini gerçekleştirerek projenin uzun vadeli sosyal ve çevresel etkisini garanti altına alıyor.
Proje, Doğu Uganda’nın sürdürülebilir kalkınmasını destekleyen altı Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’na (SKA) katkı sağlıyor.
Bu proje, çifte etki oluşturmanın güzel bir örneğidir. Bu projeden karbon dengeleme sertifikaları satın alan şirketler, hem Doğu Uganda’daki yerli halka önemli sosyal faydalar sağlar hem de kaçınılmaz emisyonlarını dengeleyerek sorumluluk alır.
Bazı kesimler, karbon dengeleme mekanizmalarının şirketlerin iç emisyon azaltımını geri plana atmasına ve mevcut emisyon salımlarına devam etmesine olanak tanıdığını öne sürüyor. Ancak birçok şirket, gönüllü karbon dengeleme çabalarını daha geniş bir sürdürülebilirlik stratejisinin parçası olarak kullanıyor. Gönüllü karbon dengeleme sertifikaları, şirketlerin kaçınılmaz emisyonları için sorumluluk almasını sağlarken aynı zamanda çevresel ve sosyal faydalar sunan projelere katkıda bulunmalarını mümkün kılıyor.
Bir diğer endişe, bu projelerin şeffaflığı ve etkinliğiyle ilgilidir. Gold Standard gibi bağımsız kuruluşlar tarafından doğrulanan saygın karbon dengeleme projeleri, projelerin çevresel bütünlüğü sağlamasını ve sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunmasını garanti altına alır. Aynı zamanda piyasada alınıp satılan karbon sertifikalarının değişken fiyatları sebebiyle bu güveni sağlayamayan projeler doğal olarak daha düşük finansmana erişir. Bu sebeple projeler karbon finansmanını garanti altına almak adına doğru çıktıları üretmeye ve piyasanın güvenini kazanmaya odaklanır.
Gönüllü karbon dengeleme mekanizmaları, küresel emisyon azaltma çabalarında önemli bir rol oynayarak karbon ayak izlerini dengeler ve dünya genelindeki topluluklarda sosyal faydalar yaratır. Uganda Güvenli Su girişimi gibi projelere destek vererek şirketler, iklim eylemlerini ölçeklendirebilir ve hem çevresel sürdürülebilirlik hem de insan refahı açısından somut bir fark yaratabilir.
Eğer şirketiniz, sosyal fayda odaklı karbon projeleriyle iklim eylemlerini güçlendirmek istiyorsa, bu pozitif etkileri büyütmek için yatırım yapan Net Zero Climate Investments gibi kuruluşlarla ortaklık yapmayı düşünebilirsiniz.